Etkinlik, Televizyon

Medya Sektöründe Kendi Hikayeni Yazmak

Editör: Burak Müftüoğlu

Darbe, Köroğlu, ve Aile Namusu filmlerinin kameramanı ve görüntü yönetmeni, Odak Noktası şirketinin yöneticisi Metehan Aras ile ‘’Kendi Hikayeni Yazmak’’ Konulu MasterClass’ta bir araya geldik.

Deneyimlerin insan hayatındaki önemini, medya sektöründe kendi hikayeni oluşturmak için gerekenleri, ek olarak İsviçre ve Las Vegas’taki çekmiş olduğu belgeselleri bize sunan Metehan Aras’ın eğitimde paylaştıklarını sizler için derledik.

Nedir Kendi Hikayeni Yazmak?

Günümüz medya sektörü, her geçen gün daha fazla içerik üreten ve tüketen bir yapıya bürünüyor. Her an bir yenilik, bir trend ya da bir hikaye gündemi belirliyor. Ancak bu hızlı dönüşüm ve çeşitlilik içinde bir şey unutuluyor: Kendi hikayeni yazmak.

Kendi hikayemizi yazmak, sizi diğerlerinden ayıran en önemli unsur olacaktır. Çünkü her bireyin deneyimi farklıdır; kendi bakış açınız, duygu ve düşünceleriniz sektöre yeni bir değer katabilir. Başkalarının hikayelerini yeniden anlatmak ya da popüler kalıplara uymak yerine, kendi yolunuzu çizmeye çalışın. Bu, zor olabilir ama sizi özgün kılar.

Ne Verirseniz, O Geri Döner

Hayat, karşılıklı bir etkileşimdir. Ne verirseniz, bir şekilde geri alırsınız. Hayatınıza şekil veren olgular, başkalarına ve kendinize gösterdiğiniz değer ile doğrudan ilişkilidir. Doğru şeyler verdiğinizde, doğru şeyler alırsınız; hem dünyadan, hem de kendinizden.

Seçimler mi Yetenek mi?

Tercihlerinizi bilinçli bir şekilde yaparak ve stratejik hatalar yapmayarak, yeteneklerinizi en verimli şekilde kullanabilirsiniz. Seçimleriniz hayatınızı şekillendirir, yetenekleriniz sadece bu şeklin içinde birer araç olur. Bu yüzden tercihlerinizin gücünü keşfedin ve onları doğru yönlendirin; çünkü kendi hikayenizi siz yazıyorsunuz.

Yapay Zeka ve El Emeği

Yapay zeka ve teknoloji her ne kadar hayatımızı kolaylaştırsa da, el emeğinin yerini almamalı. El emeği, değerini zamanla kazanmıştır. Bu yüzden, teknolojiye dayalı üretim artarken, insanın yaratıcılığı ve emeği de bir o kadar değerli ve korunması gereken bir hazine olarak kalmalıdır.

Deneyimlerini öğrencilerimize aktardığı için Metehan Aras’a teşekkür ederiz.