Sinemanın Detaylarında Saklı Hikâyeler

Başarılı Sanat Yönetmeni Nilüfer Çamur; Sinemada Kostüm, Mekan Tasarımı ve Karakter Yaratma konu başlıklı bir MasterClass’da öğrencilerimizle buluştu.
İleri Televizyonculuk Bölümünden öğrencilerimizin katılımıyla gerçekleşen iki günlük MasterClass kapsamında, Nilüfer Çamur’un değindiği önemli noktaları sizler için derledik.
Nilüfer Çamur Kimdir?
Kariyeri boyunca birçok önemli projede görev alan Nilüfer Çamur; Muhteşem Yüzyıl, Bir Zamanlar Çukurova, Mehmed Bir Cihan Fatihi ve Gülperi gibi dizilerin sanat yönetmenliğini üstlenmiştir.
Ayrıca, 2009 yapımı “Kıskanmak” filmiyle; 17. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde En İyi Sanat Yönetmeni ödülünü kazanmıştır.
Kariyeri boyunca televizyon ve sinema dünyasında birçok başarılı projeye imza atan Nilüfer Çamur, sanat yönetmenliği alanında tanınmış bir isimdir.
Akademik Bilginin Değeri
Akademik bilgi elbette değerlidir. Ancak; okuldaki eğitim, piyasa koşullarının dışında kalan bir yapıya sahiptir. Okulda, en ideal şartlar altında sistemin nasıl işlediği anlatılmaktadır ancak piyasa koşullarında dengeler değişebilmektedir.
Bu sebeple, okulda alınan eğitimin yanı sıra alaylı olmak yani tecrübeyle kendini geliştirmek gerekmektedir. Çünkü, sahada öğrenmek paha biçilmez bir deneyimdir.
Sanat Yönetimi
Sanat yönetimi; bir şeyi yaratmak, tarif etmek ve onu hayata geçirmek demektir.
Her şey, senaryo ile başlamaktadır. Yazılan metin güçlü, karakterler derinlikli ise atmosfer zaten kendiliğinden belirmeye başlayacaktır.
Oluşan dünyayı en iyi yansıtacak referansların toplanmasının ardından ise yönetmenle teyitleşilmeli ve tasarımı bayata geçirmek için sahaya inilmelidir.
Yaratılanın peşine düşmek ve onun doğru standartlarda hayata geçirilmesi için çalışmak ise başarılı bir sanat yönetmeninin farkını ortaya koyacağı yerdir.
Bir Karakteri Yansıtmak
Tasarım, her alanda karakterin yansıtılmış sürecini etkilemektedir. Deyim yerindeyse, iğneden ipliğe her detay; karakterin bir parçasıdır. Dolayısıyla, ince eleyip sık dokumak şarttır. Çünkü, izleyicinin karakterle bağ kurması bu detaylardan geçmektedir.
Hikâye anlatılırken, karakteri tanımak ve doldu anlatmak gerekmektedir. Kurulan dünyanın da, karakteri yansıtır biçimde destekleyici olması şarttır. En ufak detaylar bile gözden kaçırılmamalıdır. Sahnede görünen her detay, hikâyeye hizmet etmeli ve bir işleve sahip olmalıdır.
Özellikle, büyük prodüksiyonlu işlerde, kostüm ve mekan tasarımı; hikâyenin önüne geçmeden onu büyütmelidir.
İçerik Her Şeydir
İçerik her zaman önemlidir. İyi bir içerik ve senaryo olduğu sürece o proje bir şekilde kendini izlettirecek gücü bulacaktır.
Ancak, içerik yokken biçime takılmak kaçınılmazdır ve biçime takılmak da işi yüzeyselleştirecektir.
Ezber Bozmak
Seyircinin ezberi yoktur ancak tecrübesi boldur. İyi kurgulanmış bir proje ile karşılaştığında onu alıp sahiplenecektir. Öte yandan, yayıncılar ve üreticilerde maalesef ki bir ezber mantığı vardır. Ve buna dikkat edilmelidir.
Çünkü, hikâye yoksa izlenecek bir şey de yoktur.
Paylaştığı değerli bilgiler için Nilüfer Çamur’a teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Editör: Dilara Peksaygılı