Serüveniniz Nasıl Başladı?
Zeynep Koçak: “Hukuk kazandım ve buraya geldim. 6 sene hukuk okudum. 6 senem gittiği için pişmanım ama hukuk okumasam şu an başka yerde olurdum. O sene, o vesileyle İstanbul’a gelmem gerekiyormuş, Eser ile tanışmam gerekiyormuş… Hayatımın dönüm noktası diyebilirim. Her şey olması gerektiği gibi ilerliyor aslında.
İlk başta klip yönetmeni olmak istiyordum. Yazarlık aklımda yoktu. Tanıştığımız dönem Eser, Mutfak’a skeç yazıyordu ben de önerilerde bulunuyordum. O öneriler üzerine “Yazarlık yapsana.” dedi ve Çok Güzel Hareketler Bunlar için bana kefil oldu. Normalde kefil olayı yoktur, herkes 4 yıl eğitim alır. Sadece 3 kişi Eser’in kefil olmasıyla ekibe girdi: Oğuzhan Koç, ben, İbrahim Büyükak.
Çok Güzel Hareketler Bunlar 4 yıl sürdü ve değinmediğimiz konu kalmadı diyebilirim. Şu an yapılanlar orijinaliyle kıyaslanıyor, o baz alınarak değerlendiriliyor. Bence haklarını yememek gerek. 10 yıldır Güldür Güldür var, biz de 4 yıl yaptık. İçerik sıkıntısı sosyal medyada olduğu gibi ekran projelerinde de var.”
Uzun Süredir Ekranda Olmamanız Tercih Mi?
Zeynep Koçak: “Projelerim okay’lendikten sonra sözleşme aşamasında iptal oldu. Mesela Küçük Esnaf’tan sonra bir film yazdım. Binnur Kaya okudu, hiç tanımıyordum kendisini. Aradı, konuştuk. BKM ile oturuldu, anlaşıldı ve işin içine dramaturglar dahil oldu. Yaklaşık 60 revize istediler. İş, 2 yaşlının hikayesiydi. Bir nedene oturtmadan yaşlı hikayesinin izlenmeyeceğini söylediler ve “Genç de katalım.” dediler. Bu şekilde birçok değişimle finalde iş bambaşka bir şeye dönüşünce çekilme kararı aldım.
En son bir komedi projesi yazdım. Nejat İşler okudu. Hayatında ilk defa komedide oynayacaktı. Proje, bir dijital platforma sunulduktan sonra bütçesi nedeniyle kabul edilmedi.
Dijital platformlar, şu an ya globale satılabilecek ya da çok uygun bütçelerle yapılabilecek projelere onay veriyorlar. Bana “Globale satılmayacak projeleri senaryoya bayılsak da almıyoruz.” dendi.”
Zeynep Koçak: “Yazarlık eğitimi veriyorum bir müddettir. Kendi tecrübelerimden yararlanarak ilerlediğim bir süreç. Öğretmeyi çok sevdiğimi farkettim. Yılmaz Abi, “En iyi bildiğinizi yani kendi hayatınızı yazın.” derdi. Skeçlere böyle başladık. Bunun dışında hayatı gözlemlemek çok önemli. Gözlemden yararlanarak yazmak da mümkün ve kullandığımız bir yöntem.
Yaptığınız işin empatik olmasına dikkat etmelisiniz. İzleyen “Evet bu benim başıma gelebilir.” demeli ya da bu karakter bunu yapar durumuna inanmalı.
Biri bana “Bu iş tutmaz.” dediğinde doğru yolda olduğumu düşünüyorum ve gaza geliyorum. Yapacağınız işte fark yaratmanızı ve ısrarcı olmanızı öneririm. Üretmek, yazmak çok önemli. Bunlar sizi çok değerli yapıyor. Üstelik artık üretimlerinizi gösterebileceğiniz platformlar var ve bu nedenle çok şanslısınız.
Yazarlık dışında, Babala TV’de Hanım Hanımcık adlı programa başladık. İlk bölümü çektik, çok yakın bir zamanda yayınlanacak.
Bir de, 8 bölümlük Araf adlı bir dizi yazdım. Erdem Yener ile yapacağız. Bir dijital platform ile görüşülüyor. Ancak henüz netleşmedi.”
Acunmedya Akademi Öğrencilerine…
Zeynep Koçak: “Çok Güzel Hareketler’e başladığım günden beri linçleniyorum. Bostancı Gösteri Merkezi’nde 1500 kişi tarafından yuhalandığım oldu. Hala linçler oluyor. Ancak kimse işimle ilgili kötü bir şey söyleyemez. 7 yıldır iş yapmıyorum. Çünkü kariyer yönetimi, yaptıklarımızdan çok yapmadıklarımızla alakalı bence. Zamanında çok güzel şeyler yaptım ve yine çok güzel şeyler yaparak devam etmek istiyorum.
Bir şeyler içinize sinmiyorsa yapmayın. Bedeller ödemeniz gerekebiliyor; beklemek, sabretmek… Bunlar çok önemli. Her gelen işi yapmak, bana karaktersizce geliyor.
Hangi işte iyi olduğunuzu bulmanız çok önemli. Herkes her şeyi yapamaz. İyi olduğunuz şeyi bulun ve onun üstüne gidin. Zamanında yüzünüze bakmayan insanlar, siz bir şeyleri başardığınızda u dönüşü yapıyor. Bu inanılmaz bir haz, yaşamanızı çok isterim.”