Alanında lider olan Türkiye’nin en büyük markalarının yer aldığı marka platformumuzun değerli markası Yıldız Holding eStar Marka Sınıfımızda; eStar Genel Müdürü Sadem Pehlivan ile “Hayaller ve Hedefler” konulu bir söyleşi düzenledik.
Sadem Pehlivan’ın deneyimlerini aktardığı sohbette; iş dünyasındaki dönüşümler, dijital pazarlama, deneyim odaklı yaklaşımlar ve geleceğe yönelik hedeflerimizi konuştuk.
Sürekli Dönüşüm ve İlerleme
Teknolojideki hızlı değişimlere ayak uydurmanın ve iş süreçlerini sürekli olarak iyileştirmenin önemini vurgulayan Pehlivan, işletmelerin çalışanlarını sürekli olarak eğitmesi ve yeniliklere açık olması gerektiğini belirtti.
“Bu günlerde işler gerçekten hızla değişiyor. Sürekli bir dönüşümün olduğu bir süreci yaşıyoruz. Gençlerin bu değişimleri daha yoğun hissettiğini düşünüyorum ama asıl değişimi benim jenerasyonum yaşıyor. Şanslıyım ki Yıldız Holding gibi büyük bir şirketin içindeyim.
Dünya genelinde 100 binden fazla çalışanı ve 90 farklı ülkeden insanı bünyesinde barındıran, 40’tan fazla fabrikası bulunan büyük bir organizasyonun içinde yeni nesil iş modelleri üzerine çalışıyoruz.
Özellikle eStar Global şirketi, Yıldız Holding’in pazara giriş stratejisine uygun olarak çalışıyor. Her pazarlama kanalının dinamiklerini öğrenip büyük markalara aktarmayı hedefliyor. Bu ortamda, her gün yeni şeyler öğrenmek ve değişen dünyaya uyum sağlamak gerekiyor. Bu esneklik ve öğrenme yeteneği, günümüzün hızla değişen iş dünyasında başarılı olmak için anahtar unsurlardan biri haline geldİ.”
Dijital Pazarlama Stratejilerindeki Yeniliklere Uyum Sağlamak
Geleneksel pazarlama yöntemlerinin yerini dijital pazarlama platformlarının aldığını söyleyen Pehlivan, işletmelerin dijital dönüşüm sürecini hızlandırmaları gerektiğine dikkat çekti.
“Pandemi öncesinde, kurum içinde bir start-up olma fikri doğdu. Çünkü start-up’lar genellikle çok cazip görünür ancak kızıl bir okyanusta kaynak bulmak gibidir. Fikrinizi hayata geçirmek için doğru ortakları ve kaynakları bulmak oldukça zordur.
Geleneksel pazarlama artık geride kalıyor, dijital pazarlama ise yeni bir hikaye anlatıyor. Bu yolculuğa biz de katılalım dediğinizde, ilk zamanlar zorluklar yaşarsınız çünkü mevcut işleri çok iyi yapan insanlar, yeni fikirlerinize ve hikayenize uyum sağlamak istemeyebilirler.
Yahya Ülker ile çalışmaya başladığımızda alışık olduğumuz düzenden çok farklı bir ortamla karşılaştım. Başlarda bu yeni düzene uyum sağlamak biraz zor oldu ve duvara toslamış gibi hissettim ancak zamanla alıştım ve şimdi konfor alanımın dışına çıkmanın önemini daha iyi anlıyorum. Bu değişiklikler bazen fazla gibi gelebilir ama sonunda yönetilebilir olduğunu gördüm.
Realizasyonun düşük olduğunu gördüğümde, ‘Bu hedefe ulaşmak için diğerlerinden farkım ne?’ diye kendime soruyorum. Hedefime ulaşmak istiyorum bu yüzden bu soruyu kendime sürekli sormaya devam ediyorum çünkü biliyorum ki oyunun dışında kalmamam gerekiyor, özellikle bu dönemde kendimizi sürekli güncellemeliyiz.”
Başarıya Giden Yolda Gerçekçi Hedeflerin Etkisi
Sadem Pehlivan, büyük hayallerin önemli olduğunu ancak gerçekçi hedeflerin başarıya giden yolculukta daha etkili olduğunu belirtti. Ayrıca başarısızlıklardan ders çıkarmanın ve sürekli kendini yenilemenin önemli olduğunu anlattı.
“Başkasını suçlamak, insan için en kolay yol gibi görünüyor. İnsan doğası gereği böyle bir eğilime sahip. İlk önce araştırma yapmadığımda ve aksiyon almaya çalıştığında bu zorlaşıyor. Her zaman böyle hissettim ve kötü zamanlarda bile kendimden öğrenmek doğruyu ve yanlışı ayırt etmemi sağladı.
Hayalleri güncellemek ve bahsettiğim süreçlerden geçmek hiçbir zaman kolay olmadı. Bu süreçte yan yollara sapmış olsam da yine de ana yola geri döndüm.
Hayallerim, kendi imkanlarımın ötesinde olan şeyler. Hedeflerim ise mevcut imkanlarımla gerçekleştirebileceğim, daha gerçekçi ve somut hedefler. Bu yüzden, hedeflerimi gerçekleştirmek için elimden geleni yapıyor ve sınırlarımı zorluyorum.
Ancak her şeyin zamanı olduğunu biliyor ve sabırlı olmanın önemini kavrıyorum. Özgüvenim bu konuda sağlam, çünkü başarısızlık durumunda nedenlerini açıkça görebilir ve aksiyon alabilirim. Bu çoğu kişinin kaçındığı bir adımdır. Başarısızlık korkusuyla yüzleşmek zor gelir.”
Farkındalık Yaratan Farkınız Nedir?
Kendimiz hakkında düşünme olanağı sunan Pehlivan, “Benzer eğitimleri alan milyonlarca genç var. Aynı arenada olacaksınız, aynı ekosistemde olacaksınız. Kendinize şu soruyu sordunuz mu: Nasıl fark yaratabilirim? O farkı yaratıp nasıl bir farkındalık oluşturabilirim?
Her dönüm noktasında verdiğimiz kararlar hayatımızı etkiler. Doğru kararı aldığımızda, yeni bir yol açılır önümüze, yanlış kararı aldığımızda ise farklı bir rotaya yöneliriz. Ancak bu kararları alırken %100 duygusal veya %100 mantıklı olmak gibi kesin ifadeler kullanmak mümkün değildir.
Herkesin karar alma tarzı farklıdır ve bazen duygusal, bazen de mantıklı olmak gerekebilir. Önemli olan, o anın gereksinimlerine ve durumuna uygun doğru kararı vermektir.
Öz farkındalık çok değerlidir. Bu, yaşayan ve sürekli gelişen bir süreçtir. Konfor alanı, aslında farkında olmadan o rutinlerin ve alışkanlıkların seni öğrenmeye kapatması durumudur. Bir şey üretiyorsan ve bu süreçte farklı şeyler deniyorsan, zaten bir konfor mahkumu değilsindir.”
Ürünü Değil, Deneyimini Sat!
Ürün ve hizmetlerin sadece kalitesi değil, aynı zamanda müşteriye sunulan deneyimlerin de önemli olduğunu ifade eden Pehlivan, müşterilerle sağlıklı bir iletişim kurmanın ve geri bildirimleri dikkate almanın işletmeler için değerli olduğunu vurguladı.
“Talebin çok olduğu ama arzın kısıtlı olduğu bir neslin çocuklarıyız. Sizler gibi, her şeye hızlı ulaşamıyorsak da ürüne ulaştığımızda o bizim için nihai hikaye oluyor. Ancak ürüne ulaşırken yaşadığımız zorluklar gibi deneyimsel boyutlar hiç dikkate alınmıyordu. Bugün ise her şey deneyim odaklı.
Mesela ben çikolatalı gofret satmıyorum; o çikolatalı gofretin deneyimini yaşatmaya çalışıyorum çünkü yaşadıklarımız sürekli bir değişmezlik hissi veriyor. Biz burada bir deneyim satıyoruz ve bunu yaparken de geçmişten farklı olarak elimizdeki verileri kullanıyoruz. Artık tüketicilerin ayak izlerini takip edebiliyoruz.
Herkesin data driven denilen bir iş modeli yaratma hevesi var, ama biz bu veriyi işlemiyoruz, onunla oynuyoruz. Çünkü bu, geleceğin petrolü gibi bir şey. Bu veriyi doğru kitleyle örtüştürmek ve sonrasında onu doğru bir şekilde işlemek gerekiyor. Biz de bunu içeride sürekli tartışıyor ve geliştirmeye çalışıyoruz. Bu, çok değerli bir yaklaşım.”
Öğrenmeye Açık Olun!
Tutkulu, öğrenmeye açık, yeniliklere açık ve samimi insanlarla çalışmayı tercih ettiğini belirten Pehlivan, öğrenmeye açık olmanın önemine değindi.
“İş yaparken ve iş kurarken öğrenmeye açık olmak çok önemlidir. Öğrenmeye kapalı biriyle iş yapmak veya iş kurmak genellikle zor olabilir. Bu nedenle benim için öğrenmeye kapalı olanlar kara listede yer alır. Çünkü sürekli öğrenme ve gelişme, işin ve başarının anahtarıdır. Hiçbir şey bilmediğimizi kabul etmek, sürekli öğrenmeye açık olmak demektir.
Öğrenmeye açık olmak, doğru eğitimi bulmak ve bu eğitimleri almak da çok önemlidir. Özellikle işimde dönüşüm sürecinde olduğum için, daha fazla bilgi edinmek ve daha iyi bir seviyeye gelmek için çaba gösteriyorum. Bu süreçte, farklı insanlardan ve kaynaklardan öğrenerek kendimi sürekli geliştiriyorum. Ancak bu şekilde işimde daha etkili ve yetkin olabilirim.”
İş dünyasında başarı için izlenmesi gereken stratejileri bizimle paylaşan Sadem Pehlivan’a teşekkür ederiz.
